Türkiye’de Neolitik Dönem: Anadolu’da Uygarlığın Doğuşu ve Avrupa’ya Yayılımı; Yeni Kazılar, Yeni Bulgular Metinler 2 Cilt TAKIM

Türkiye’de Neolitik Dönem: Anadolu’da Uygarlığın Doğuşu ve Avrupa’ya Yayılımı; Yeni Kazılar, Yeni Bulgular Metinler 2 Cilt TAKIM Mehmet Özdoğan Tükenmiştir. Anadolu Yarımadası, uygarlık tarihinin her döneminde önemli bir rol oynamış, bu topraklarda gelişen uygarlıklar, insanlık tarihinin önemli basamaklarını oluşturmuştur. Anadolu, son yıllardaki Neolitiki döneme ait yeni bulgularla, insanlık tarihi açısından çok ayrıcalıklı bir konum kazanmaktadır. Günümüz uygarlığının temellerinin Neolitik dönemde atıldığını ve bu süreçte Anadolu'nun katkısının, önceleri düşünüldüğünden çok daha fazla olduğu giderek daha iyi anlaşılmaktadır. İnsanlığın uzun süren serüveni içinde Neolitik dönem, günümüz uygarlığının temellerinin atıldığı, yeni bir yaşam biçiminin kurallarının belirlendiği, her açıdan "devrim" sayılacak kadar önemli bir süreçtir. Neolitik kültürün oluşumunda Anadolu'nun ne kadar büyük bir katkı yaptığı ve bu yeni oluşumu tetikleyen ana bölge olduğu kadar büyük bir katkı yaptığı ve bu yeni oluşumu tetikleyen ana bölge olduğu son yapılan kazılarla anlaşılabilmiştir. Anadolu'nun insanlık tarihine yaptığı en özgün katkının Neolitik döneme ait olduğu anlaşılmaktadır.   Yılı: 2007 Yayınevi:  Arkeoloji ve Sanat Yayınları ISBN: 9789944750226   Genişlik: 21 Yükseklik: 28 Sayfa Sayısı: 899   Pandora Kitabevi WEB Sitesi’nden alınmıştır.

Arkeolojinin Politikası ve Politik Bir Araç Olarak Arkeoloji

Mehmet Özdoğan Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Arkeoloji, bir düşünce sisteminin parçasıdır; geçmişe zaman boyutu kazandırmakta, aynı zamanda uygarlığın gelişiminin kanıtlarını ortaya çıkartarak, geçmiş dönemleri somut, elle tutulur, gözle görülür duruma getirmektedir. Geçmiş yaşanmıştır, değişmez; ancak bizim buna bakış açımız değişir. Dönemin düşünsel akımları ve baskın politik yaklaşımları, geçmişe bakış açımızı belirler ve yönlendirir. Bunlar, bir yanda arkeolojik verilerin politik bir araç olarak kullanımını, öte yandan da arkeolojinin politikasını belirler. Arkeoloji ve Sanat Yayınları tarafından yayına hazırlanan bu kitapta, Prof.Dr.Mehmet Özdoğan'ın, ülkemizde arkeoloji politikası ve arkeolojik verilerin politikaya yansıması ile ilgili yazıları toplanmıştır. Genel olarak toplumumuzda arkeolojinin sunulan yüzü, kaçakçılık, turizm ya da müzelerdeki güzel, değerli nesneler ile sınırlıdır. Arkeolojinin bilgi boyutu ve bu bilginin toplumun düşünce sistemine yapacağı katkı arka planda kalmıştır. Bu kitapta arkeoloji ile düşünce akımları arasındaki bütünsellik vurgulanmıştır. Bu konulara ilgi duyacaklara, onları yeni açılımlara yönlendirecek geniş bir kaynakça da kitapta yer almaktadır. Yılı: 2006 Yayınevi: Arkeoloji ve Sanat Yayınları ISBN: 9789756561959 Genişlik: 13,5 Yükseklik: 19,5 Sayfa Sayısı: 136 *Arkeoloji ve Sanat Yayınları WEB Sitesi'nden alınmıştır.

Osmanlıdan Cumhuriyete Küreselleşme, İktisat Politikaları ve Büyüme Seçme Eserleri-II

Osmanlıdan Cumhuriyete Küreselleşme, İktisat Politikaları ve Büyüme Seçme Eserleri-II Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Türkiye iktisat tarihçiliğinde Osmanlı ile Cumhuriyet dönemleri, 19. yüzyıl ile 20. yüzyıl birbirlerinden kalın duvarlarla ayrılır. Osmanlı ekonomisi ile ilgili çalışmalar genellikle 1914 yılında biter. Cumhuriyet dönemi ekonomisi ise 1923 yılında incelenmeye başlanır ve önceki dönemle aradaki kesintiler vurgulanır. Osmanlıdan Cumhuriyete geçiş sürecinde, hiç şüphesiz, önemli siyasal değişiklikler gerçekleşmiştir, ancak iktisadi açıdan bakıldığında 19. yüzyıldan 20. yüzyıla gelen çok önemli süreklilikler de söz konusudur. Osmanlı-Türkiye iktisat tarihi alanının en önde gelen isimlerinden Prof. Dr. Şevket Pamuk’un kaleme aldığı makalelerden derlenmiş bu kitap, geçtiğimiz yıl yayımlanan Seçme Eserleri I: Osmanlı Ekonomisi ve Kurumları’nın da bir devamı olarak, söz konusu süreci üç ana eksen üzerinde ele alıyor: 19. yüzyıl Osmanlı ekonomisinin dışa açılış süreci ve Cumhuriyet Türkiyesi’nin devraldığı iktisadi miras; tarım ve sanayide Cumhuriyet dönemi ekonomisinin özgül boyutları ve devlet politikalarının özellikleri; Osmanlıdan Cumhuriyete uzun dönemli iktisadi büyüme. Özellikle İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ulusların zenginliğini ve yoksulluğunu belirleyen temel süreç konumuna gelen iktisadi büyümenin uzun dönemli incelemesi, okuyucuyu beklenmedik sonuçlarla karşı karşıya bırakıyor. Yayın Yılı: 2008 Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları ISBN: 9789944885164 Genişlik: 15,5 Yükseklik: 23 Sayfa Sayısı: 364 *Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları WEB Sitesi'nden alınmıştır.

Liberalizm, Devlet, Hegemonya

Liberalizm, Devlet, Hegemonya Fuat Keyman Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Ülkemiz 1980'li yıllardan beri ekonomik ve kültürel alanlarda köklü bir değişim ve dönüşüm içerisindedir. Halen içinde bulunduğumuz ekonomik ve toplumsal krizin temel nedeni de, bu gelişmeye ayak uyduramayan, toplumsal taleplerden kopuk ve değişimi denetim altında tutma mantığıyla örgütlenmiş devlet endeksli ve popülist siyaset anlayışıdır. Siyaset-ekonomi ilişkisi kaçınılmaz biçimde globalleşme tartışması odağına oturmuştur. Ancak son yıllarda Türkiye'de "toplumsal olan"ın, toplumsal ilişkilerin, süreçlerin ve taleplerin geçirdiği değişimler anlaşılmadan "siyasi olan"ı değiştirmek, ancak kısa dönemli çözümler ortaya çıkarabilir. Nitekim 19 Şubat krizinin tarihsel bağlamı da, son yıllarda yaşamımızın her alanında hissettiğimiz modernite krizidir. Fuat Keyman'ın hazırladığı ve Liberalizm, Devlet, Hegemonya başlığını taşıyan bu derlemenin çıkış noktası, farklı bir Türkiye yaratmanın önkoşullarından biri olan Türk modernleşmesinin eleştirel çözümlemesini ortaya koyma çabasıdır. Bu temelden hareketle, modernite çözümlemesinin hem kuramsal hem de tarihsel boyutlarını içeren çalışmalar bir araya getirilmiştir. Dolayısıyla bu derlemede, yaşamakta olduğumuz krize karşı geliştirilen klişeleşmiş, indirgemeci çözüm önerilerinin dışında ve ötesinde var olan bir düşünce boyutundan, Türkiye'de yaşanan değişim olgusuyla "devlet sorunu"na yaklaşılmaktadır... Yayın Yılı: 2002 Yayınevi: Everest Yayınları ISBN: 9789752970649 Genişlik: 13,5 Yükseklik: 19,5 Sayfa Sayısı: 376 *Everest Yayınları WEB Sitesi'nden alınmıştır.

Animals and People in the Ottoman Empire

Animals and People in the Ottoman Empire Suraiya Faroqhi Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Similarly to members of other pre-industrial and industrial societies, the subjects of the Ottoman sultans depended on the animals they raised and whether they liked it or not, certain non-domestic animals sharing their home environments had a profound impact on their lives as well. Numerous topics await discussion: quite apart from milk, yoghurt and cheese, honey was in great demand, as it was one of the principal sweeteners in a world where sweet foods were popular yet cane sugar was scarce and expensive. Bee-keeping was therefore a common activity in Anatolian, Balkan and Syrian villages. For clothing and the outfitting of dwellings, animals also were indispensable: the wool from local sheep served to make cloaks and vests of different qualities, to say nothing of the kelims and carpets that made the reputation of towns like Uşak or Gördes in western Anatolia. Animals were also the principal source of motor energy: in many places horses drove the mills where the inhabitants ground their flour. Most importantly, animals were indispensable to peasants as oxen drew the plough. Throughout Anatolia moreover, ox-drawn carts were common; and in eighteenth- and nineteenth century Istanbul, women often went to the picnic grounds surrounding the city in such conveyances, gaily decorated for the occasion. In a less peaceful vein, before the late 1700s most gunpowder was also a product of horse-driven mills. Well-to-do travellers, but also the Ottoman court and army made extensive use of horses. The sultans' rapid conquest of south-eastern and a sizeable chunk of central Europe would have been impossible without the famous cavalry of sipahis. Fine horses were a source of prestige, and expensive: ...

Kompatibilität des türkischen und europäischen Wirtschaftsrechts

Kompatibilität des türkischen und europäischen Wirtschaftsrechts Yeşim Atamer Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Die Autoren der hier gesammelten Beiträge vergleichen das türkische und europäische Wirtschaftsrecht in den Bereichen Handels- und Gesellschaftsrecht, Transport-, Seehandels-, Versicherungs-, Kapitalmarkt-, Verbraucher-, Wettbewerbs- und Urheberrecht. Die ersten vier dieser Bereiche sind im türkischen Handelsgesetzbuch geregelt, welches z. Zt. in Neufassung dem Parlament vorliegt und voraussichtlich 2009 in Kraft treten wird. Die Inspirationsquellen für die Reformen waren das EU-Recht, internationale Abkommen und international anerkannte Normen von Handels- und anderen Organisationen. Viele der türkischen Autoren dieses Buches waren an der Abfassung des Entwurfes direkt beteiligt. Folglich beinhalten die Aufsätze auch wichtige Hintergrundinformationen. Das Kapitalmarktrecht ist in der Türkei seit 1981 durch Gesetz geregelt und seitdem im Hinblick auf die europarechtlichen Vorgaben maßgeblich geändert worden. Dies gilt auch für das Wettbewerbs- und das Verbraucherrecht, da die beiden einschlägigen Gesetze mit Blick auf die Gründung der Zollunion zwischen der Türkei und der EU Ende 1994 bzw. 1995 erlassen wurden und hauptsächlich der Umsetzung der relevanten Verordnungen und Richtlinien dienten. Auch das Urheberrechtsgesetz von 1952 wurde seit 1995 entsprechenden Revisionen unterzogen. Insgesamt lässt sich der Schluss ziehen, dass das türkische Wirtschaftsrecht mit dem Erlass des neuen HGB und den geplanten letzten Änderungen in den Nebengesetzen ein hohes Niveau der Anpassung an das EU-Recht haben wird. Yayın Yılı: 2009 Yayınevi: Mohr Siebeck ISBN: 9783161500374 Sayfa Sayısı: 335 *Mohr Siebeck WEB Sitesi'nden alınmıştır.

Yalanla Yaşamak – Tercih Çarpıtmasının Toplumsal Sonuçları

Yalanla Yaşamak - Tercih Çarpıtmasının Toplumsal Sonuçları Timur Kuran Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Devletin misilleme yapmasından korkan muhalifler düşündüklerini söylemekten, resmi politikalara ilişkin kuşkularını dışa vurmaktan, reform isteklerini dile getirmekten kaçınırlar... İşte, Yalanla Yaşamak... Timur Kuran, kitabında, birbirinden şu ya da bu ölçüde bağımsız olarak gelişmiş bulgu ve yaklaşımların bileşiminden yola çıkarak bir kuram oluşturuyor. Bu kuram, ekonomi geleneğinde yer alan optimizasyon ve denge kavramlarını kapsıyor. Politika biliminde olduğu gibi, toplu karar alma süreçlerinde başrolü baskı gruplarına veriyor. Toplumbilimde olduğu gibi, bireyleri, birbirinden öğrenen, başkalarının kendisine ilişkin düşüncelerinden kaygı duyan toplumsal varlıklar olarak değerlendiriyor. Son olarak da psikolojinin değişik dallarında görüldüğü gibi, insan aklının sınırlı ve çelişkili olduğunu kabul ediyor. Ve birbirinden yalıtılmış olan gözlemleri içeren öneriler sunuyor. Yayın Yılı: 2001 Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları ISBN: 978975363787X Genişlik: 13,5 Yükseklik: 21 Sayfa Sayısı: 498 *Yapı Kredi Yayınları WEB Sitesi'nden alınmıştır.  

Türkiye İçin Eğitim Yazıları

Türkiye İçin Eğitim Yazıları İlhan Tekeli Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Türkiye İçin Eğitim Yazıları kitabında Tekeli, bir yandan kendi öğrenim/eğitim deneyimi sırasında bir öğrenci olarak bu öğrenim/eğitim sürecine ilşkin farkındalıklarının nasıl geliştiğini, öte yandan öğretim üyesi olduktan sonra geçen kırk dört yıl içinde öğretmenin zorluklarını nasıl kavradığını ve öğretimin kurumsallaşmasına nasıl müdahele edilebileceğine ilişkin bilincinin nasıl oluştuğunu anlatıyor. Tekeli'nin yazıları, öğretim/eğitim sürecinin pedagolojik boyutundan çok kurumsal düzenleme boyutu üzerinde duruyor, eğitim reformundan beklentilerinin zaman içinde nasıl değiştiğini sergiliyor, siyasete nasıl ilişkilendirildiği üzerinde duruyor. Yayın Yılı: 2012 Yayınevi: Tarih Vakfı Yurt Yayınları ISBN: 9789753332712 Genişlik: 14 Yükseklik: 20 Sayfa Sayısı: 368 *Tarih Vakfı WEB Sitesi'nden alınmıştır.