Bilim Akademisi 2018 popüler bilim konferansları Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bertil Emrah Oder ile devam ediyor.
Bilim Akademisi konferansları ücretsiz ve halka açık düzenlenmektedir.
SALON IKSV ulaşım bilgileri için lütfen tıklayın.
10 Mart 2018, Cumartesi saat 12:00
Popülizm, Anayasal Demokrasiler ve Yargı
Prof. Dr. Bertil Emrah Oder
Prof. Oder,Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi ve dekanı; UNESCO Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Sürdürülebilir Kalkınma Kürsüsü başkanıdır. Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamladı. Köln Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde kamu hukuku ve özel hukuk doktoru unvanını kazandı (“summa cum laude”). İstanbul Üniversitesi ve Galatasaray Üniversitesi’nde öğretim üyesi; Zürih, Köln ve Kaliforniya Los Angeles (UCLA) üniversitelerinde araştırmacı ve davetli öğretim üyesi olarak bulundu. 2012’de Henry Morris Uluslararası ve Karşılaştırmalı Hukuk Öğretim Üyesi unvanına ve ödülüne layık görüldü. TÜBİTAK ve uluslararası fonların desteğiyle özellikle insan hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği ve anayasa yargısı alanındaki araştırma projelerini yürüttü. UNWomen ve Inter-Parliamentary Union (IPU) nezdinde uluslararası danışman olarak görev yapmıştır. Halen Küresel Hukuk Fakülteleri Derneği (LSGL) başkanlığını sürdürmektedir. Bilim Akademisi ve Tüm Avrupa Bilim Akademileri (ALLEA) Etik ve İnsan Hakları Kurulu asli üyesidir. İnsan Hakları, Karşılaştırmalı Anayasa Hukuku, Anayasa Yargısı, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Parlamento Hukuku ve Avrupa Kamu Hukuku alanında çok sayıda yayını bulunmaktadır. Üyesi olduğu bilimsel dernekler: International Society of Public Law (ICON-S), International Association of Legislation (IAL), International Association of Constitutional Law (IACL), American Society of Comparative Law (ASCL) ve Anayasa Hukuku Araştırmaları Derneği (Anayasa-Der).
Seçimle iş başına gelen siyasal liderler ve kurumlar sınırsız mıdır? 18. yüzyıl anayasacılık hareketleri sonrası yaşanan gelişmeler, anayasal demokrasiler için bu soruya eğilmeyi gereksiz kılmaktaydı. Ancak yerleşik demokrasileri de kapsamak üzere popülizmin yaygınlaşmasıyla konu hem anayasa hukuku hem de siyaset bilimin gündemine yeniden taşınmış gözüküyor. Siyasal iktidarın sınırlanması anlamına gelen anayasacılık, anayasal demokrasilerin seçimle iş başına gelmeyen yerleşik kurumları ve özgürlükler popülizmin yoğun eleştirisi ya da reddi ile karşı karşıya kalıyor. Popülist eleştiri, ABD’den Türkiye’ye kendini vesayetçilik karşıtı, halkın gerçek temsilcisi ya da baskılanmış millet iradesinin sesi gibi birbirine benzeyen savlarla öne çıkardı. Bu durum, demokrasinin seçim yoluyla kamusal istenci yansıtması gereği ile keyfilik yasağını zorunlu kılan anayasacılık arasındaki gerilim ilişkisinin yeniden doğuşudur. Gerilimin odağında ise özgürlükler ve kurumsal ilkeler aracılığı ile siyasal iktidara sınır koyma görevini üstlenen yargı bulunmaktadır. Yargı, popülizmin anayasacılığı gerileten söylemine karşı koyabilir mi? Popülist siyasette hangi yargısal tutumlar yargıyı kurban ya da kahraman yapmaktadır? Popülizmin yargıyı denetim altında tutmasında hangi araçlar ve bağlamlar etkili olmaktadır? Yargı yapılanmasına ilişkin modellerin tek başlarına bağımsız yargıyı sağlaması mümkün olabilir mi? Anayasal demokrasilerin yargıya ilişkin yerleşik ilkeleri ve kurumları, popülizmin barındırdığı anayasal gerileme tehlikesini önleme konusunda gerçekten yeterli midir? Konferans, tüm bu soruları ve benzerlerini bir anayasa hukuku araştırmacısının gözüyle karşılaştırmalı ve kuramsal açıdan ele almayı hedefliyor.