Yeni Anonim ve Limited Ortaklıklar Hukuku İle Tek Kişi Ortaklığının Esasları

Yeni Anonim ve Limited Ortaklıklar Hukuku İle Tek Kişi Ortaklığının Esasları Ünal Tekinalp Baskısı tükenmiştir. Bu kitap tüm kurum ve sorunlarıyla genel olarak tek kişilik ortaklığı ve özel olarak da ek paysahipli anonim ortaklığı (AO) incelemektedir. Söz konusu ortaklığın incelenmesi denilince, kanuni sayıda kişiyle kurulup da zaman içinde tek paysahibe veya limited ortaklıkta (LO) tek ortağa düşülmesiyle oluşan fiili tek kişilik ortaklığın veya saman adamlarla kurulan esasında “hakiki” tek paysahibi veya ortağı bulunan tek kişilik AO ve LO’nun yani iğreti ortaklığın geçerliliğinin incelenmesi kastedilmiştir. Çünkü, her iki oluşum tarihi süreçte kalmıştır. Bu sebeple de kitapta söz konusu ortaklıklar kuramsal düzen konusu içinde ele alınmıştır. Konu Başlıkları Kuramsal Düzen Yeni Türk Ticaret Kanununda Tek Kişi Ortaklığı Yayın Yılı: 2012 Yayınevi: Vedat Kitapçılık ISBN: 9786054446384 Genişlik: 16 Yükseklik: 24 Sayfa Sayısı: 470   *Seçkin Yayıncılık WEB Sitesi'nden alınmıştır.

Anonim Ortaklıkta Yeni Bağlam Sisteminin Esasları

Anonim Ortaklıkta Yeni Bağlam Sisteminin Esasları Ünal Tekinalp Baskısı tükenmiştir. Türkiye’de bağlamla ilgili hükümler, anonim ortaklıkların esas sözleşmelerinin hemen hemen tümünde yer almaktadır. Bu nedenle yeni hükümlerin açıklanması uygulama ve özellikle esas sözleşmelerin yeni Kanuna uyarlanmaları bakımından önem taşımaktadır. Bu çalışmada, kanuni bağlamlar yanında esas sözleşmesel bağlam halleri incelenmiş; sisteme temel veren hukuki düşünceyi ve amacı açıklayarak düzen ortaya konmaya çalışılmıştır. Kitap açıklayıcı örneklerle ve esas sözleşmeye konulabilecek metin örnekleriyle de dikkat çekmektedir. Konu Başlıkları Temeller Kanuni Bağlam Esas Sözleşmesel Bağlam YTK’nın Bağlam Sistemi Pay Defteri Pay Defterinin İçeriği ve Niteliği ve Kaydın YK Tarafından Silinmesi Pay Defterinin Pay veya İntifa Hakkı Tarafından İncelenmesi Yayın Yılı: 2012 Yayınevi: Vedat Kitapçılık ISBN: 9786054446391 Genişlik: 17 Yükseklik: 25 Sayfa Sayısı: 127 *Seçkin Yayıncılık WEB Sitesi'nden alınmıştır.

Arkeolojik Kazılar Bilimsel Çalışma mı? Toprak Hafriyatı mı?

Mehmet Özdoğan Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Yaşadığımız coğrafya, insanın dünyaya yayılmaya başladığı dönemden günümüze uygarlık tarihinin yoğun yerleşimlerine sahne olmuştur. Bu açıdan ülkemiz arkeolojisi ve kazılarının sonuçları yakın çevremizdeki dünya tarihine yön vermiş belli başlı uygarlıklarının gelişim süreçlerinin aydınlatılması ve arkeolojik bulgularının değerlendirilmesinde yadsınamaz bir önem taşımaktadır. Son yıllarda Türkiye arkeolojisi bilimsel açıdan önemli atılımlar gerçekleştirmiş, kazı ve araştırmaların sayısı kadar nitelikleri de önemli gelişmeler göstermiştir. Özellikle 10-15 yıldır yeni yetişen arkeoloji kuşağının her yönden başarılı projeler yürüttüğü gözlenmektedir. Prof.Dr.Mehmet Özdoğan’ın ilk basımını 2001’de gerçekleştirdiğimiz “Türk Arkeolojisinin Sorunları ve Koruma Politikaları” (2.basıkısı 2008) 2006’da çıkan Arkeolojinin Politikası ve Politik Bir Araç Olarak Arkeoloji”adlı eserlerinden sonra aynı serinin üçüncüsü olarak yayımladığımız “Arkeolojik Kazılar Bilimsel Çalışma mı? Toprak Hafriyatı mı? adlı eseri günümüz Türkiye arkeolojisi açısından önemli saptamaları ve yeni yorumları içermektedir. Prof. Özdoğan, giriş yazısında bilimsel alandaki olumlu gelişmelere karşın ülkemiz arkeolojisinde karşılaşılan dar boğazda bürokratik açıdan oluşan olumsuz çalışma ortamında; kazılar bilimsel araştırmalar, kurumsal örgütlenme, kültürel miras ve toplum ilişkileri ile ilgili yaşanan sorunları ayrıntılı bir şekilde ele almakta, çözüm önerilerini sunmaktadır. Kitapta kazı ve kazı politikaları, Türk arkeolojisinin tarihi ve gelişimi, arkeolojinin felsefesi tanım ve yaklaşım konulu bölümlerde son beş yıl içinde bu alanlarda yazdığı önemli değerlendirmeleri, görüş ve düşünceleri yer almaktadır. Yılı: 2011 Yayınevi: Arkeoloji ve Sanat Yayınları ISBN: 9786053961444 Genişlik: 15 Yükseklik: 21 Sayfa Sayısı: 235 *Arkeoloji ve Sanat Yayınları WEB Sitesi'nden alınmıştır.

Diktatörlük ve Demokrasinin Ekonomik Kökenleri

Diktatörlük ve Demokrasinin Ekonomik Kökenleri Daron Acemoğlu , James A. Robinson Yayınevinden satın almak için tıklayınız. Bu kitap, demokrasinin oluşumu ile konsolidasyonuna yönelik bir çerçeve geliştiriyor. Farklı sosyal gruplar, siyasal güç ve kaynakların paylaşım şeklinden dolayı, farklı siyasal kurumları tercih ediyor. Bu nedenle, demokrasi vatandaşların çoğunluğunun tercihi iken seçkinlerin karşı olduğu bir yönetim biçimidir. Vatandaşlar, toplumsal huzursuzluk ve devrim ile tehdit edebildiğinde, diktatörlük kalıcı değildir. Buna karşılık baskının maliyeti yüksek ve imtiyazlar ile ilgili verilen sözler inandırıcı değilse, seçkinler demokrasinin oluşturulmasına mecbur kalabilirler. Demokratikleşme ile seçkinler, toplumsal istikrarı sağlayarak, güvenilir bir biçimde siyasal gücü vatandaşlara aktarabilirler. Demokrasi, seçkinlerin onu alaşağı etmek yönünde güçlü teşvik yoksa konsolide olabilir. Bu süreçler (1) sivil toplumun gücü (2) siyasal kurumların yapıları, (3) siyasi ve ekonomik krizlerin doğası, (4) ekonomik eşitsizliğin düzeyi, (5) ekonominin yapısı ve (6) küreselleşmenin biçimi ve kapsamına bağlıdır. Yayın Yılı: 2013 Yayınevi: Doğan Kitap ISBN: 9786050918120 Genişlik: 14 Yükseklik: 23 Sayfa Sayısı: 496 *Doğan Kitap WEB Sitesi'nden alınmıştır.

İttihat-Terakki ve Cihan Harbi

İttihat-Terakki ve Cihan Harbi Zafer Toprak Yayınevinden satın almak için tıklayınız. 1908 Devrimi’yle iktidara gelen İttihat ve Terakki’nin 10 yıllık iktidarı iki evreden oluşur. 1913’e kadar çoğulcu denilebilecek parlamenter bir dönemde İttihat ve Terakki geri planda kaldı. Kabineleri denetledi; zaman zaman kabineye nazır soktu, beğenmediği kabineyi düşürdü. Sait Paşa’nın istifasından sonra kısa bir süre muhalefette kalan İttihat ve Terakki, Babıâli Baskını’nın ardından fiilen iktidar oldu. Bundan böyle Osmanlı Devleti İttihatçı kadrolardan sorulur oldu. Başlangıçta Maliye Nazırı Cavit Bey’in önderliğinde liberal bir iktisat politikası izleyen İttihat ve Terakki Cihan Harbi’nin zorlu koşullarında devletçiliğe yöneldi. Türkiye’de devletçilik ilk kez İttihat ve Terakki döneminde görüldü. Cihan Harbi yıllarında kapitülasyonları kaldıran İttihat ve Terakki milli bir burjuvazi yaratmak amacıyla İaşe Nazırı Kemal Bey’in önderliğinde çok sayıda milli şirket kurdu. Yerli üretim özendirildi. Osmanlı parasının dış değerini korumak amacıyla kambiyo işlemleri Kambiyo Muamelatı Merkez Komisyonu’na verildi. “Milli İktisadiyat” anlayışı bu dönemde geçerli oldu. Meşrutiyet’i Milli Mücadele noktaladı. Cumhuriyet Türkiye’si İttihat ve Terakki’nin mirasını devraldı. Milli Mücadele kadroları Cihan Harbi’nde bilendi. II. Meşrutiyet yıllarında İttihatçı çevrede gelişen milliyetçilik, halkçılık ve devletçilik Cumhuriyet hükümetlerinin ve Halk Fırkası’nın benimseyeceği temel ilkeleri oluşturdu. Yılı: 2016 Yayınevi: Kaynak Yayınları ISBN: 9786051820378 Genişlik: 14 Yükseklik: 23 Sayfa Sayısı: 560 *Kaynak Yayınları WEB Sitesi'nden alınmıştır.

Prof. Dr. Mehmet Erbudak – Araştırma Alanı

Kuazikristaller ve yüzeyleri. Mehmet Erbudak, ETHZ, 8093 Zürich, İsviçre Kuazikristaller  genelde  3  değişik  metal  bileşkeden  oluşan  alaşımlardır. Adları, alışılmamış yapı özelliklerinden gelir:  madde içinde olduğu gibi yüzeylerinde de 5li veya 10lu yönlenme düzeninde atom dağılımlarından oluşurlar; böylece kristallerde gözlenen öteleme simetrisinden yoksundurlar. Bu  nedenle  bir  kuazikristal  ile  kristalin  birleştiği  arakesitlerde  yapılar uyuşmaz.  Deneysel gözlemlere göre,  kuazikristal yüzeylerinde büyüyen metallerin atom dağılımları, birinci tabaka oluşana kadar (sol şekil) kuazikristal yapıyla  uyum  içindedir.   Metal  tabaka  kalınlştıkça,  kendi  kristal  yapısına dönmeğe çalışır, kristalleşir. Ancak  kristal-kuazikristal  uyum,  uzak  erimli olamaz; kalınlaşan metal tabaka yaklaşık 30 nm çapında ve birbirlerine göre 72◦   dönmüş  5  değişik  grup  kristal  adacık  yaratarak  parçalanır.   Adacıklar kendi  içlerinde  kuasiperiyodik  dağılım  sergilerler.   Sağ şekildeki 10 adacık ikişer ikişer aynıdır.   Bu  yöntemle  nanometrik  boylarda  kuantum  yapıları  oluşturulmuş  olur. Bunlar,  bir  sonraki  deneyler  için  üzerlerinde  büyütülen,  örneğin,  manyetik yapılar için doğal hazırlanmış bir alttaşı görevi görür.  

BAGEP 2016 Ödül Töreni (14.04.2016)

Bilim Akademisi Genç Bilim İnsanları Ödül Programı -BAGEP 2016 Ödül Töreni 14 Nisan 2016 Perşembe ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi , Kemal Kurdaş Salonu